Uçurumun Kenarındaki Hayatlar: Dışlanmışlığın Vicdani Sorumluluğu

Reels izlerken bazı gençlerin bir kaç videosuna rastladım. Edindiğim izlenimlere göre; hayatı boyunca şiddet gören, kişiliği -çarpık ilişkilerin gölgesinde- fıtrata ters şekillenen, talihsiz hayatlara sahip, sayıları hiç de azımsanamayacak kadar çok bir sürü genç insan batılı bir takım bozuk güruhun “deforme olmuş ahlâki mirasçısı” gibi yakışmasa da kendilerine ait olmayan çok çirkin bir bayrak yarışı…

Bu Devran Böyle Sürüp Gitmez

Sustuğumuz ama bizi derinden yaralayan o kadar çok şey var ki şu hayatta…Belki birçok şeye değmiyor ama insanı kendi içinde üzmeye, zehirlemeye yetiyor… Neticesi bir sürü düşünce kirliliği, yitik zamanlar ve içimizde kaybolup giden insanlar silsilesi… Eskisi kadar kafama takmasam da bazı şeyleri, bazen yine de içimin almadığı, ruhumun kabullenmediği haksızlıklar yakamı bırakmıyor.Hak ettiklerimle vazgeçtiklerimi…

Bir Akşamın Ardından

Derdine derman olduklarım, bir gün bana dert olacaktır.. biliyorum.. İnsan yorulunca, üzülünce dünya kocaman bir nefes darlığı oluyor.. Güçlüyüm diyorum ama kalbim bir gelincik kadar hassas.. Bu günde akşam oldu, Her zaman nasılsak, bu akşam da öyleyiz işte, Canımız sıkkın, kalbimiz dargın.. Dudağımı bükmüş zoraki gülümsemişim komik sayılan ne var ise.. Bir ses kulağıma “yapabilirsin”…

Büyük Balonun Eceli: İsrail’in Âkıbeti

Büyük balonların eceli küçük iğnelerdir. Zulüm ile kendi “haksız hukukunu” sağlamaya çalışan İsrail, hem kendi halkına, hem Dünya’ya ne kadar rezil, ne kadar acımasız hatta nasıl gaddar ve kalleş olduğunu her fırsatta gösterdi utanmadan. Sanmasınlar ki zalimlik ile âbâd olurlar! Neyi kurtarmaya çalışıyorlarsa bilsinler ki ilk önce ondan olurlar. Ve elbet mazlumun sahibi Allah’tır. Bir…

Ölen de kurtulmuyor ki!

Ne bileyim işte; Ters giden birşeyler var, Yoluna koymam, toparlamam lazım diyorum. Ama nasıl yapılır, ne yapmam gerekir, Bilmiyorum… Fezada kaybolmuş gibiyim, Gökyüzü kocamanmış, Çırpınan tek kuş benmişim, yorulmuşum, Konacak bir yerim bile yokmuş gibi. İçimdeki yalnızlık, İnsandaki vefasızlık duygusunu başka nasıl anlatırım! Yolum açılsın, ulaşayım, Yetişeyim diye çıkışa doğru koşmuşum da Sonunda duvara çarpmışım…

Eksik Kalan Yanım

Kendini hiçbir yere ait hissedememenin de büyük bir ağırlığı var.. Göçmen kuşlar gibi oradan oraya uçar ruhun. Dünyadasın ama ruhun öte âlemlerde… Evet, hiçbir yere ait hissetmiyorum kendimi. Ne bir şehre, ne bir insana, ne bir eve… Hiçbir yerde iyi hissetmiyorum kendimi. Olduğum her yerde eksiğim. Aradığım her ne ise olağanüstü bir şey olmadığına eminim..…