Zelzele, Celalî tecellilerin bir numunesi olarak okunması gereken kevnî bir ayettir. Aynı zamanda bir yönüyle dünyevi, bir yönüyle ahirete bakan boyutuyla çok önemli habercidir. Zira Rabbin ona vahyedecek. “O gün yer, Rabbin ona vahyetmesiyle haberlerini anlatacaktır. ”
(Zilzal 4-5)
Yakın zamanda yaşadığımız deprem hadisesi bizi öyle sarstı ki zihinler ve kalpler dahi o ölçekte sarsıldı.
İnsanlık olarak bir kere daha yerin haberini okuttu ve okutmaya devam ediyor. Bu hadiseyi doğru okumak için
ayetlere göz atalım.
“1- Yer o şiddetli sarsıntı ile sarsıldığı 2- Yer içindeki ağırlıkları çıkarıp dışarı attığı , 3- Ve insan Ona ne oluyor dediği zaman, 4-5 O gün yer Rabbinin ona vahyetmesi ile haberlerini anlatacaktır.”
Zilzal suresi baştan sona ele alındığında kıyamet sarsıntısından bahsediyor . Ancak her deprem birer küçük kıyamet sahnesi ve kıyametin adımları olduğuna göre her deprem kıyamet habercisidir aslında.
Peki bu yaşanılan küçük kıyamet bize büyük kıyameti anlatırken içinden çıkarıp attığı ağırlıklar ne olabilir?
Büyük kıyamette yer içindekileri atacağı şeylerin başında insan ve amelleri olacaktır. Asırlar boyu insan ve yaptıkları her şeyiyle yere gömüldü. Ama hiç bir şey kaybolmadı, adeta anne karnı gibi toprak bağrında sakladı. Onca kötüler ve onca iyiler hepsi yerin karnında bekledi. Bir gün Allah’ın yere vahyetmesiyle bir celal tecellisi, bir kahhar cilvesi başlayacak. O gün insan “ne oluyor” diyecek şaşkınlık ve korkuyla.
İşte o korkunun binde birini bu depremde yaşadık ve ne oluyor dedik. Bir kez daha silkinmek için yeryüzü bizi silkti. Ekseriyetle Allah’ın rahmetiyle avunan, Allah’ın gazabını unutan ve cemalini düşünürken , celâlini düşünmeyen insanoğlu bu şiddetli ikaz ve ihtar ile Rabbimiz tarafından, nazarları celalî şuunâtına çekti.
İsyan ve nisyan içinde yuvarlanan insanın yakasından tutup sarsmak misali bu hadiseler bizi kendimize getirir ve yüzümüzü hakiki mânâda Allaha çevirmemize, kulluk şuuru içerisinde intibâha gelmemize vesile olur inşallah.
Bu günkü depremde dışarı atılan şeylerse, Jeoloji uzmanlarınin verdiği bilgiye göre sarsıntıyla birlikte dışarı bir çok zehirli gaz ve maddeler çıktı. Negatif enerji olarak ifade edilen bu gazlar yerin kırılmasına neden oluyormuş. Peki bu noktada biz tedbir olarak ne yapabiliriz? Elbette yerin altındaki bu gazlar tahliye edilemez ancak bu gazlar içinde radon gazı çıkmaya başladıktan sonra üç saat ile üç gün içinde deprem olma ihtimali çok yüksek. En azından o süre içinde insanlar tahliye edilebilir. Ayrıca fay hatlarına mesken kurmayıp, gelişen teknolojilerle tedbirler alınabilir. Bununla birlikte Allah’ın hikmeti gereği, yerkürenin enerji çıkışı, gaz çıkışı gibi hareketleri de bir çok hikmete mebnidir.
Sonraki nesiller için de dünyanın tazelenmesine ve yenilenmesine vesile olacaktır.
Rabbim her türlü semavi ve ârızî felaketten bizleri muhafaza eylesin.